ŞİMDİ BİRLİKTE YENİ ŞEYLER SÖYLEMEK LAZIM: BU MEMLEKET, BU MESLEK, BU DAVET BİZİM!
Bize sıkça sorulan sorular ve yanıtları derleyip paylaşmak istedik.
NEDEN İZMİR ÇAĞDAŞ HEKİM’E İHTİYAÇ DUYULDU?
Ekonomik kriz ve beraberinde gelen umutsuzluklar, tüm toplumda olduğu gibi hekime de yalnızlığı, bireysel çözümlere odaklanmayı dayattı. Dönem dönem hekim sendikacılığına yoğun ilgi olmasının bir anlamı var. Hekimler durumlarından şikâyetçi, ama çözümü tabip odasında görmüyor. Oda’yı hekim örgütü olarak tarif eden hekimlerin sayısı azalmaya başladı.
Bu duruma gelinmesinde eski grubun katkısı var. Yıllardır onlar yönetimde. Ayrıca ne yazık ki, gruplara dâhil olarak onları değiştirmenin olanağı da kalmadı. Gruplara dâhil olmak siyasi ilişkilere bağlanmış durumda ve hekimleri kutuplaştırıyor, daha da yalnızlaştırıyor. Umut vermiyor.
Bu süreci dönüştürmek için hekimlerin “bu böyle gitmez, artık birlikte yeni şeyler söylemek lazım” diyeceği bir alan gerekiyordu. Bu alan yıllardır hekimleri kutuplaşmaya çağıran kasvetli havanın olumsuz etkisini dağıtacak, birleştirici bir çağrı olmalıydı. Geçmişin birikimine sahip çıkarak geleceğe umut taşımalıydı. Ayrışmayı hekim emeği mücadelesi ile birleştirmeliydi.
Bunu ilk adımını 2022 yılında attık. Sadece bir buçuk ay hazırlanarak katıldığımız ilk seçimde hekimlerin üçte birinin oyunu aldık. Şimdi hedefimiz toplam dokuz bini aşan üye ile birlikte bu konuları konuşabilmek.
“Tabip Odası, üyelerinin %10’unun onayını alarak iki yıl yönetiliyor. Seçimlerdeki varlığımızla oda sürecine katılımın da artacağını görüyoruz. En yakın hedefimiz üye hekimlerin yarısından fazlasının seçimlere katılımını sağlamak.” Bu iddia ile yola çıkmıştık, seçim çalışmalarında da gördük ki gerçekten birleştirici bu rolü hekim arkadaşlarımız sahiplendi. Adaylarımıza da bu iddia yansıdı. Gençlerin de ilgisi yine oldukça fazla. Deneyimli hekimler de bir zamanlar hep birlikte mücadele ettiğimiz günlerin heyecanını paylaşıyor.
Seçime tekrar girip hekimlerden bu konuda onay almak istiyoruz.
NEDEN “İZMİR ÇAĞDAŞ HEKİM” İSMİ SEÇİLDİ?
“Çağdaş Hekim” ismi, 12 Eylül sonrasında hekimlerin bir araya gelebilmesinin sembolü olmuştu. Tabip odası düzeyinde bölünmeler yaşanmadan öncesini temsil eder. İzmir Tabip Odası’nın 1987 çıkış tarihli dergisinin de adıdır. Bu geleneği hatırlatmak, yıllardır ayrışan ve çatışan iki gruba da birlikteliği, birlikteliğin gücünü hatırlatabilir, diye düşünüyoruz.
HEKİM SENDİKALARINA BAKIŞINIZ NASIL?
Hekimlerin son dönemde artan mücadele isteklerini ve arayışlarını değerli buluyoruz. Sendikalara üyeliklerin artmasını bu kapsamda görüyoruz. Bu kadar örgütlenme eğilimi varken tabip odamızın küçülmesine göz yumamayız. Hekimlerin her türlü hak arama mücadelesinin merkezine meslek örgütünün yerleşmesini yeniden sağlayacağız. Birçok sendika olabilir, ama odamız tek.
“SİYASET” İLE İLGİLİ TAVRINIZ NEDİR?
Biz, siyasetin ve siyasetçilerin gölgesinde kalmayan bir oda tarif ediyoruz. Meslek örgütlerinin siyasal bağımsızlığını savunarak, hekim hakları ve toplum sağlığı için etkili politikalar üretmeyi amaçlıyoruz.
Hekim emeğini merkeze alarak, Cumhuriyet’e sahip çıkarak, laiklikten taviz vermeden, bilim karşıtı fikir ve uygulamalara karşı durarak çağdaş bir tabip odası için bir araya geliyoruz. İzmir’de bu değişimi başaracağımıza inanıyoruz, çünkü̈ ülkedeki tüm hekimlerin bu umuda ihtiyacı var.
TTB’NİN SON DÖNEMLERDE TARTIŞMALARIN MERKEZİNDE OLMASINI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Hekimlerin gözünde TTB yönetimi, kendi siyasal ajandaları dışında bir gündeme yabancı kalmayı tercih eden bir görünüm sergiliyor. Hak arama mücadelesinin örgütleyicisi olma iddiasındaki tüm yapıları rakip olarak görmesi, hekim tabanındaki örgütsüzlüğü ve etkisizliğinin dışavurumu olarak hissediliyor. Tüm bunlar, sağlık alanını da içine alan yakıcı pek çok sorunla sıkışan siyasi iktidarı rahatlatan bir iklime alan açıyor.
Tüm bunlara rağmen TTB, yetmiş senelik geleneği ile hekimlerin meşru örgütü olacaktır. Biz, Cumhuriyet’e sahip çıkarak, bilim karşıtı fikir ve uygulamalara karşı durarak çağdaş bir tabip odası için bir araya geliyoruz. Bu anlamlı birliktelikte odamıza ve TTB’ye sahip çıkma yolunda tüm hekimleri sağduyulu olmaya, seçimlere daha aktif katılım sağlayarak emeğine, ülkesine ve meslek örgütüne sahip çıkmaya çağırıyoruz.
SİZDEN İKİ YIL SONRA BENZER İLKELERE SAHİP OLDUĞUNU SÖYLEYEN BAŞKA BİR GRUP, BİR BÖLÜNMENİN SONUCUNDA ORTAYA ÇIKTI. NEDEN BİRLİKTE DEĞİLSİNİZ?
Uzun bir süre Çağdaş Hekim’le görüşmeler yapıldığı ve olumlu sonuçlanmadığı gibi şaşırtıcı söylemler sık sık gündeme gelince bir açıklama yapma gereksinimi ortaya çıktı. Açıklamamızın içeriği şöyleydi: “Önemle belirtmek isteriz ki, şu ana kadar yukarıda belirttiğimiz çerçevede İzmir Çağdaş Hekim’le iletişime geçen ve reddedilen bir meslektaşımız veya grup olmamıştır. Bunun dışındaki söylemler, gerçek dışıdır. Bu söylem bir grubun örgütlenmeye yönelik tercihidir ve seçimler için propaganda aracı olarak kullanılmaktadır. Bu vesileyle İzmir Tabip Odası seçimlerine katılacak tüm grupları da şeffaf, samimi ve dürüst bir seçim süreci yürütmeye çağırıyoruz.”
Ardından, neredeyse adayların açıklanacağı zamanlarda, İzmir Hekim Dayanışması (İHD) grubu bir görüşme talep etti. Temsilciler düzeyinde görüşme gerçekleştirildi.
İHD grubu, Etkin Demokratik TTB yapılanmasından kopuş süreci ve seçim stratejileri hakkında bilgilendirme yaptı.
Bu görüşmede, son otuz yıldır TTB kurullarına dahil olan, son on yıldır TTB’nin izlediği politikaları açıktan destekleyen, son üç dönemdir İzmir Tabip Odası’nı yöneten grubun bugün bir isim değişikliği ile bu sorumluluklardan kurtulamayacağını söyleme fırsatı bulduk. Reel politikadan tanıdığımız “içerde mücadele ettik” söyleminin yeterince açıklayıcı olmadığını, bu sorumluluğu sahiplenmeden samimiyetlerinin sorgulanacağını kendilerine aktarmaya çalıştık.
Bizimle benzer düşüncede oldukları itiraflarını da memnuniyetle karşılayıp, buna rağmen neden Çağdaş Hekim grubuna dahil olmayı denemeyip, yeni bir grup kurmuş olduklarını kendi arkadaşlarımıza açıklamakta zorlanacağımızı dile getirdik.
Otuz yıl birlikte oldukları gruptan henüz ayrılıp da birden ilke değiştiren bir ekiple iş birliğini gündeme almanın, sahiplendiğimiz değerlerde tutarlılık ve samimiyetimize, siyasi bağımsızlığımıza gölge düşürebileceğini ifade ettik.
Öte yandan, İHD temsiliyetinin, Tabip Odasının sendika olmadığı, hekimlerin maaș artıșı, özlük hakları talepleri için mücadele verecek bir kurum olmadığını dile dökmesi, hekim hakları konusunda mücadeleyi yükseltme kararlılığımıza ortak olunmayacağı kanaatini geliştirmiştir.
Sonuç itibarıyla önceliğimiz olan hekim emeğinin hakları mücadelesinde sorumluluk alan tüm meslektaşlarımıza başarılar dileriz.
YENİLEŞMEYİ SAVUNUYORSUNUZ. EMEKLİ HEKİMLERLE İLGİLİ YENİ ŞEYLER SÖYLÜYOR MUSUNUZ?
Emekli hekim maaşları arasındaki farklar ortadan kalkmasını istiyoruz. Çalışmak zorunda olan hekimlerin emekliliklerinden, maaşlarından yapılan kesintilerin kaldırılmasını savunuyoruz.
Kamu yada özel hastanelere gittiğimizde emekli hekimler olarak bize pozitif ayrımcılık yapılıp öncelik ve indirim yapılması için de gereken çabayı göstereceğiz.
Çağdaş Hekimler Grubu olarak emekli hekimlerin gündüzlü bakım ya da huzur evi gibi yapılardan yararlanması için vakıf ya da kooperatif benzeri bir oluşumun kurulması için tabip odası olarak katalizör görevi üstleneceğiz.
İzmir Tabip Odası’nda emekli hekim buluşma günleri yaparak, pandemi döneminde zirveye çıkan sosyal izolasyonu sona erdireceğiz.
HEKİMLERE DİĞER GRUPLARDAN FARKLI OLARAK NE VADEDİYORSUNUZ?
Hekimlere kendi meslek odalarını vadediyoruz. Hekimlere, hepimize ait, İzmir hekimleri tarafından yönetilen bir oda vadediyoruz.
Kariyer hesapları değil, hekim hakları!
Oda ve üyeleri arasında örülü duvarı yıkıp herkesin, aidiyetlerinden bağımsız olarak, mesleğin değerlerinden oluşan bir çatı altında toplama görevi hepimizi çağırıyor.
Odayı yürütücü kurulların toplantılarına bırakmanın yeterli olmadığını görüyoruz. Yürütücü kurulların gündemlerini tüm üyelere açacak onların da fikirlerini alarak çözüm yolları oluşturacağız.
Sorunları yönetim kurulu toplantılarına havale etmeyecek yönetim toplantılarını açık, şeffaf bir biçimde yeniden kurgulayacağız. Bunu aday belirleme sürecinde denedik ve olumlu etkisini gördük. Üç kişi masa başında 30 aday çıkarmadık, en az üç yüz kişi ile aday belirleme süreci yönettik.
Diğer listelerden yürütücü kurullara aday olmuş meslektaşlarımızı yönetimin bir parçası olmaya davet edecek bunu işletmenin yollarını tesis etmeye çalışacağız.
İzmir Tabip Odası’nı hekimlerin sadece aidat ödemek ya da sorun yaşadığında hukuki danışmanlık almak için uğradığı değil hekimlerle birlikte nefes alan devinen bir yapı haline getireceğiz.
İktidarın gücü ortada, özel hastane patronları dernekleşerek güçlendiler; hekimlerin de yapay ayrımları bırakıp odaları çatısı altında yeniden birleşmeleri dışında bir seçenekleri yok. Bunu tesis etmeye var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz…
Altı maddede özetleyecek olursak; medyada poz veren değil üreten tabip odası, diyoruz:
1) Tüm kurullar için aday belirleme süreci, belirlenmiş alan ve hastanelerde Çağdaş Hekim ilke ve değerlerini kabul etmiş tüm hekimlere açık bir şekilde alan ve işyeri temelli gerçekleştirilecek.
2) Yönetim Kurulu toplantıları tüm hekimlerin takibine açık olacaktır. Fiziki koşullar el verdiği müddetçe yönetim kurulu toplantılarının hastanelerde gerçekleştirilmesine çalışılacak.
3) Hekim Meclisi gerçek bir demokratik katılımı sağlamak amacıyla sadece temsilcilerden oluşan bir yapı olmaktan çıkarılarak tabana yayılacak ve her hastanenin ve alanın bir Hekim Meclisi olacak şekilde yeniden örgütlenecek.
4) Oda yönetiminin hekimlere ve alana yabancılaşmasına neden olan yönetimin oylandığı seçim sistemi yerine yönetimi geri çağırma yetkisine de sahip bir meclisin oluşturulduğu ve yönetimin de bu meclisin içinden çıktığı bir sistem için mücadele edilecek.
5) Oda bütçesi her ay açık ve şeffaf bir şekilde tüm üyelere paylaşılacak.
6) Ülkemize ve Cumhuriyete düşman, foncu ve AB’ci, cemaat ve tarikatlarla iltisaklı, sermaye yanlısı yapılar dışında hekim emeğinin daha örgütlü olarak mücadelesini yükseltmek ve toplum sağlığını korumak için her tür dayanışmaya açık olunacak.